Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Yazılar

Yaşamak Yan Etki

  Ağır bir depresyonda mıyım, yoksa sadece hayatın yan etkisinde mi sürükleniyorum, emin değilim. Otuz iki yaşındayım. Ama içimde hâlâ süt kokan bir çocuk oturuyor. Büyümeyi reddeden, ama hayatta kalmak zorunda kalan bir çocuk. Onu öldüremedim. Sadece susturdum. Şimdi bazen gece sessizliğinde hâlâ ağladığını duyuyorum. Beni değil, benden gidenleri ağlıyor. Süperego , toplum, kurallar… Hepsi aynı bokun farklı tonları. Hepsi, seni “normal” yapmaya çalışan plastik kalıplar. Ama ruhum o kalıba girmiyor. Çünkü içimdeki çocuk hâlâ çıplak ayakla çamura basmak istiyor. Ve ben o çamuru özlüyorum. O pis, dürüst çamuru. İyi olmayı denedim. Çok denedim. Kendimi iyi bir insan olarak yetiştirdim, ama iyi insanlar genelde sahnenin arkasında ölür. Ben de öyle yaptım. Sessizce, kimse fark etmeden. İyiliği su sanıyordum, meğer benzine benziyormuş. Her damlası yanıyor, her damlası seni yakıyor. Artık iç huzurum yok. Zaten hiçbir zaman “huzur” denilen o steril masala inanmad...

En Son Yayınlar

Bilincin Tersyüzü

Tanrı’nın Sustukları: Varoluşun Boşluğu

Hic et Nunc

Zamana Karşı Yazılmış Günlük